Bundan üç dört sene öncesine kadar Türkiye otomotiv pazarında varlık göstermeyen Çinliler, otomotivdeki elektrikli araç dönüşümünün de etkisiyle özellikle 2023 yılında adeta patlama yaptı. Geçen yıl Türkiye pazarına yeni marka ve modellerle giren Çinli üreticiler toplamda 59 bin 214 adet otomobil ve hafif ticari araç satışı gerçekleştirerek pazar paylarını yüzde 4.8’e çıkardı. Çinlilerin benzerlerine göre çok daha yüksek donanımdaki araçları uygun fiyatla satışa çıkarması pazarda dengeleri alt üst etmeye başlarken, Ticaret Bakanlığı hem dış ticaret dengesini korumak hem de olası tüketici mağduriyetlerinin önüne geçmek üzere elektrikli araçların ithalatını zorlaştırıcı tedbirleri devreye soktu. Bu noktada tartışmalar sürerken Türkiye’de üretim yapan 13 markayı temsil eden Otomotiv Sanayii Derneği’nin Yönetim Kurulu Başkanı Cengiz Eroldu’dan dikkat çeken bir çıkış geldi.
‘ELLERİNİ TAŞIN ALTINA KOYMALILAR’
Geçen yıl Çin’den ithal edilen araçların yalnızca yüzde 20’sinin elektrikli olduğunu belirten Eroldu, buna karşılık içten yanmalı araçların payının yüzde 78’e ulaştığını belirterek, “2023 yılının 11 ayında Çin’e 21 milyon dolarlık otomotiv parçası ihraç etmişiz ancak 2.2 milyar dolarlık otomobil ve otomotiv parçası almışız. Yalnızca elektrikli araçlara yapılan uygulamalarla Çin ithalatının ticarete verdiği hasarı tamir etmek mümkün olmayacak. Benzer bir uygulama içten yanmalılar için de olmalı. Biz rekabete ve Çinlilere karşı değiliz ancak yatırım yapmadan pazarı Çinlilere bırakmayı doğru bulmuyoruz. Yalnızca ithalatla Türkiye pazarının kaybedilmesi doğru değil. Bizler nasıl otomotiv sanayi üyeleri olarak taşın altına elimizi koyduysak onların da koyuyor olması lazım. Çinlilerin Türkiye’nin bir parçası olması teknoloji transferi ve tedarik sanayi açısından bizi de geliştirecektir” dedi.
YERLİNİN PAYI YÜZDE 37
2023 yılında 1.2 milyon adedin üzerinde satışla rekor kıran otomotiv pazarında yerli araçların payının azaldığına da dikkat çeken Eroldu, “Uzun yıllar sonra bu dış ticaret dengesinde otomotiv sektörü eksi vermeye başladı ve 11’inci ay sonuçlarına göre 1.3 milyar dolarlık eksi yaratan bir sektör durumundayız. Toplam pazar içerisinde yerli araçların payı yüzde 45’ten yüzde 37’ye geriledi” bilgisini verdi. OSD, geçtiğimiz hafta İstanbul’da düzenlenen basın toplantısı kapsamında 2023 yılına ait üretim, ihracat ve pazar verilerini de açıkladı. Buna göre, otomotiv üretimi 2022 yılına göre yüzde 9 artarak 1 milyon 468 bin 393 adet olurken, traktör üretimiyle birlikte toplam üretim 1 milyon 525 bin 963 adede ulaştı. Otomotiv ihracatı ise adet bazında bir önceki yıla göre yüzde 5 artarak 1 milyon 18 bin 247 adet olarak gerçekleşti.
TÜRKİYE’DE ORTALAMA OTOMOBİL YAŞI 14
-Trafikte araçların yaş grubu ve çevreye verdiği zarar konusunda da bir çalışma yaptıklarını belirten OSD Başkanı Eroldu, 2022 itibarıyla yollardaki 20 milyon adet aracın yüzde 56’sının 13 yaş ve altında, yüzde 44’ünün 13 yaş ve üzerinde olduğunu kaydetti. “Türkiye’deki ortalama otomobil yaşı 14, hafif ticari araç yaşının 13.5, ağır ticari araç yaşının 17.2 ve traktör yaşının 24.4” diyen Eroldu, şu bilgileri verdi: “20 milyon aracın yüzde 44’ünü oluşturan 13 yaştan büyük araçlar toplam kirliliğin neredeyse yüzde 80-90’ını oluşturuyorlar. Geri kalan yüzde 56’lık kısım ise tahminen yüzde 10’unu oluşturuyor. Yani Türkiye’nin önemli sorunlarından bir tanesi de bu. Türkiye’de yürüyen 13 yaştan büyük araçların yarattığı çevre kirliliği çok büyük seviyede.”